0 332 323 21 58
0 552 743 42 42
Özellikle futbolcuların sıklıkla karşılaştığı ve spor yaşamlarının bitmesine neden olan menisküs ve ön çapraz bağ sakatlıkları sadece sporcuların değil, dizini herhangi bir şekilde zorlamış herkesin korkulu rüyası olmaya devam ediyor. Ancak diz cerrahisindeki gelişmeler sayesinde artık günümüzde menisküs yırtığı kısa sürede terapi edilebiliyor. Menisküsler diz ekleminde yer alan C şeklinde yapılardır. Diz eklemini oluşturan femur (uyluk) ve tibia(bacak) kemikleri arasında yer alırlar. Biri iç diğeri dış olmak üzere her dizde ikişer tane menisküs bulunur. Menisküs dizin stabilitesini sağlayan ve süspansiyon yaparak kıkırdak yaralanmasını engelleyen dizin önemli bir yapısıdır.
Diz ekleminde iç ve dış menisküs olmak üzere iki adet menisküsün yer almakta. Kıkırdak yapısında olan menisküsün görevi yük absorsiyonu ve eklem uyumunu sağlamaktır. Menisküs yaralanmaları genç sorunlu kişi grubunda travmatik nedenlerden dolayı sıkça görülmekteyken daha ileri yaşlarda menisküs kalitesindeki azalma nedeni travmatik olmadan da oluşabilmekte. Muayenesi yapılan sorunlu kişilerde menisküs ve beraberinde ek yaralanma varsa bunu tespit etmek amacıyla MRI tetkiki istenmekte. Menisküs yaralanmalarının terapisi yırtığın yeri, yırtığın tipi, derecesi ve sorunlu kişinin aktivite düzeyiyle ilişkilidir. Konservatif yöntemler içeresinde istirahat ve buz terapi bulunmakta.
Menisküs yırtıklarında ve zedelenmelerinde ilk bulgu ağrıdır. Ağrı genellikle diz kırma hareketlerinde (merdiven inip çıkma, tuvalet kullanımı, namaz kılma) kendini belli ederken düz yolda yürümede bulgu vermeyebilir. Yırtığın boyutlarına göre dizde kilitlenme, takılma, klick sesi gibi şikayetler olurken dizde şişlik te eşlik edebilir.
Menisküs yaralanması olan sorunlu kişiler genellikle diz ekleminde ağrı, şişlik, kilitlenme şikayetiyle polikliniğe başvuruyorlar.
Muayenesi yapılan sorunlu kişilerde menisküs ve beraberinde ek yaralanma şüphesi varsa bunu tespit etmek amacıyla MRI tetkiki isteniyor. Diz eklemini eklem içi ve dışı bağlar (ön arka çapraz bağ/ iç dış yan bağ), menisküsler ve kas dokuları destekler. Günlük ve spor aktivitelerinde önemli role sahip olan diz ekleminde yaralanmalar sıkça karşımıza çıkabiliyor. Kemik, bağ ve menisküs yaralanmaları tek başına olabileceği gibi birlikte de olabilir.
Sorunlu kişilere uygulanan terapii yöntemi, söz konusu yaralanma ve yırtıkların büyüklüğüne göre değişiklik gösteriyor. Akut durumlarda menisküs olan yere buz kompres yapılması, dizin vücuttan daha yüksek bir konumda tutulması ve istirahat, terapide önemli bir rol oynuyor. Dizlerde yaşanan ağrı ve takılmalar ise sorunlu kişilerin günlük hayatını oldukça zorlaştırıyor. Bu nedenle şikayetler oluştuğu anda, hiç vakit kaybetmeden sorunlu kişiye tanı konulması ve uygun terapiye başlanması gerekiyor. Aksi takdirde günlük aktivitelerle birlikte sorunlu kişilerinde spor faaliyetleri de sekteye uğruyor. Ayrıca terapi edilmeyen yırtıklar, eklemlerde ve kemiklerde aşınmaya neden olarak erken yaşta "gonartroz" adı verilen diz kireçlenmesine sebep oluyor. Bu sorunların önüne geçmek için kullanılan terapi yöntemleri ise egzersiz ve ilaç terapisi ile cerrahi terapi olmak üzere iki ana başlıkta ele alınıyor.
Düşük dereceli yırtıklarda muayene ve tanı işlemlerinin ardından doktorun önerdiği ilaç ve egzersizlerle menisküslerde oluşan hasar giderilebiliyor. Bu egzersiz ve ilaçların yanı sıra sorunlu kişilerin belli bir süre istirahat etmesi gerekiyor. Menisküs fizik terapi ile iyileştirilebilir olduğunda, doktorun vermiş olduğu egzersiz programına sadık kalmak iyileşme sürecinde büyük bir önem taşıyor. Aksi takdirde düşük dereceli yırtıklar ilerleyerek cerrahi terapi gerektirebiliyor. Fizik terapinin etkili olması içinse en az 1,5 aylık bir egzersiz planına ihtiyaç duyulabilir.